KORKU HİKAYESİ
Telaşlı bir şekilde bavulunuzu hazırlıyor anneniz, büyükanneniz ve büyükbabanızın yanına doğru yol almak için. Arabayla köye doğru ilerliyorsunuz bir yandan etraftaki yeşillikler ve ağaçlar çırpıntılarıyla içinizi açıyor. Eninde sonunda büyükannenizin ve büyükbabanınızın yanına varıyorsunuz. Bir süre sarılarak özlem gideriyorsunuz ve hemen içeri geçiyorsun. Siz belli bir süre sonra "anne ben biraz köyü gezicem" deyip dışarı çıkıyorsunuz. Etrafta doğal güzellikler ve iç açan temiz bir havayı iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Ve hemen ilerde bir teyzenin bir çok yük taşıdığını görüyorsunuz ve yardım etmek istiyorsunuz. Teyze de size minnettar oluyor ve teyzenin evine geldiğinizde yükleri evin içine bırakıyorsunuz. Etrafta antika eşyalar, garip tablolar ve eski bir yatak gözünüze çarpıyor. Teyze size bir portakal veriyor ve teşekkür ediyor. Siz de eve doğru ilerliyorsunuz ve akşam oluyor. Aileniz ve büyük aileniz ile oturup sohbet ederken birden konuyu açıyorsunuz "ben de bugün bir teyzeye yardım ettim hemen şurada ki binada oturuyordu tanıyorsunuzdur" diye sorduktan sonra herkesi şaşkınlık bürüyor. Siz ilk başta ne olduğunu anlamadan "neden bana öyle bakıyorsunuz korktum" dedin sonra büyükbabanın şu cümlesi seni daha çok korkutuyor. "Orada ki kadın 3 yıl evvel vefat etti kızım emin misin". Sen olayın şokuyla birden kaskatı kesiliyorsun. Sonra "ama bana portakal verdi hemen getiriyim odamdaydı" dedikten sonra portakalı almaya gidiyorsun fakat portakal hemen çürümüş sanki 3 yıldır orada duruyomuş gibi. Git gide daha çok korkuyorsun ve ne diyeceğini bilemiyorsun. Annen "korkma kızım benimle uyu bu gece" diyor. Ve bu gece annen ile uyumak istiyorsun. Gece uyurken annene sarılmış bir şekilde güvende hissederek uyumaya başladın. Bir süre sonra uyandığında kendini başka bir evde buluyorsun ve o ev teyzenin evinin tıpa tıp aynısıydı. Etrafta antikalar, garip tablolar ve sarıldığın kişi annen değildi, O TEYZE.
Yorumlar
Yorum Gönder